Giriş

Orijinalini görmek için tıklayınız : Eftelya – Arif Onur SOLAK


Vesaire
30 Ocak 2015, 21:52
Eftelya

yitirilmiş aşkın sürgün durağı
kaybetmişliğin acı telaşı
gözlerinde çilekeş bir hüzün
pazar ayinlerinin durgun yüzü.
kimsenin bilmediği hiç kimsesizliği
kanatlarında yorgun bir hayat çırpınışı
sancıyan yaralarının izi, siluetinde
gamzesinde yaşanmışlıkların derinliği
ve susuşlarının çığlığı nemli gözlerinde.
sevdalı bir hayatın ağır romanı…
yetim kalmış bütün isyanların
esaretine saklanmış yürekli şefkati…
adı eftelya…

akşamları inerdi sesi sokağımıza
yorgun bir şarkının hicaz bestesi ile
muhayyer kürdi bir efkar olurdum
"ben" derdi
"hıyaneti mekruh emanetlerin
nasıl satıldığını gördüm"
sonra…
iki damla süzülürdü yanaklarından
ben susardım
ve yüreğine dalardım…
bir görseydin kendini gözlerimde
anlardın elbet sana nasıl yakıştığını
ağlayan hüzünkâr yüzünün
çare bulmaz ayrılıklarının
suretinde bıraktığı gizleri…

tüm maviler senin olsun eftelya
umut yeşili gözlerinden süzülüp
erişeyim gönlünün payitahtına
komaz benim gibi bozkır çocuğuna
sahipsiz sevdaların yetim çığlıkları.
ama bu imkansıza erişmek gibi eftelya
uzak düşler ülkesinde bir mazi
hayal ikliminin tarifsiz lodosu…
öyle bulut bulut bakma gökyüzüne
sana sevdakeş bir ömür sunmak yasak bana…

ah eftelya!
taşırken sen güzelliğini koynunda haç gibi
nasıl gelirim eşkiya(!) gibi aşk yollarına
ne olur öyle sevdalı bakma bana
çilagahımda bir ömür günah süremem
gönlüne ilişmek haram bana ah sevdalı kız
gererim çarmıha vuslata erişmemiş aşkları…
giderim buralardan eftelya,
ezdirmem gönlümün ferahlığını
ellerim açılmışken semaya bir cami avlusunda…
saçlarımda Haliç’ten çaldığım yosun kokusu
ve ihanetleri arındırıp tel tel zulamdan
çeker giderim kurak topraklarımın
asi ve yalansız mekanlarına…