Vesaire
20 Şubat 2015, 12:28
Gönlümün Baharı – 2
Hayat mı desem başka bir şey mi bilmiyorum.
Kaderden ötedir sana vurgunluğum, oysa bulayım diye bizi,
çok izlemiştim acıklı dizi…
Bir akşam üstü yine sen geldin aklıma demiyorum,
saçma geliyor çünkü aklım sendeyken.
Her an seninle çarparken bu kalp böyle boş edebiyat yapmalar..
Kokunu özledim o kalmadı işte,
arada bana verdiğin birkaç eşyayı kokluyorum yok yok olmuyor boynunun o güzel kokusu değişilmiyor…
Bunalım saatlerim yaklaşıyor, birazdan açarım en sevdiğimiz şarkıları,
tüter inceden sigaramın dumanı…
Bize ait ne varsa topladım bir sandığa, onu açar resimlerine bakarım.
Canlısına kıyamadım…
Olsun bende resmini öper koklarım…
Hem sadece resim yok,
elinin değdiği asker kıyafetim hele onu giyince nasılda er’im diyerek yüreğimi eritirdin
Bir tutam saçında var burada hani kesmiştim izlerken gece vakti en güzel filmleri,
bir kıyafetin var açıp koklarsam ölürüm diye korkuyorum…
Resim albümü yaptım en güzel resimlerini koydum,
ilk sırada bir bankta çekildiğin resim var.
Ve sonra kordon’da çekildiğin resim,
İzmir in saçlarının kızılını kıskandığı o resim…
Albümün son yaprağında en güzel resmin var,
up uzun bir saçların güler yüzün mutlu bakışların ve kolunda nişanlın…
Neyse düşünme şimdi acımı,
ve unut bütün yazdıklarımı,
sana bırakıyorum soğuk gecelerinde kimsesiz yattığım İzmir sokaklarını,
sabahları karnımı doyurduğum köşe başındaki çorbacıyı.
Seni görebilmek için beklediğim otobüsleri,
rahat uyu diye tuttuğum gece nöbetlerini,
şiirlerimizi şarkılarımızı,
Gönlümün baharı, unutulduğunu zanneden benliğim,
ey sahip sana armağan ediyorum ömrümün kalanını…
Ercan TÜRKOĞLU
Hayat mı desem başka bir şey mi bilmiyorum.
Kaderden ötedir sana vurgunluğum, oysa bulayım diye bizi,
çok izlemiştim acıklı dizi…
Bir akşam üstü yine sen geldin aklıma demiyorum,
saçma geliyor çünkü aklım sendeyken.
Her an seninle çarparken bu kalp böyle boş edebiyat yapmalar..
Kokunu özledim o kalmadı işte,
arada bana verdiğin birkaç eşyayı kokluyorum yok yok olmuyor boynunun o güzel kokusu değişilmiyor…
Bunalım saatlerim yaklaşıyor, birazdan açarım en sevdiğimiz şarkıları,
tüter inceden sigaramın dumanı…
Bize ait ne varsa topladım bir sandığa, onu açar resimlerine bakarım.
Canlısına kıyamadım…
Olsun bende resmini öper koklarım…
Hem sadece resim yok,
elinin değdiği asker kıyafetim hele onu giyince nasılda er’im diyerek yüreğimi eritirdin
Bir tutam saçında var burada hani kesmiştim izlerken gece vakti en güzel filmleri,
bir kıyafetin var açıp koklarsam ölürüm diye korkuyorum…
Resim albümü yaptım en güzel resimlerini koydum,
ilk sırada bir bankta çekildiğin resim var.
Ve sonra kordon’da çekildiğin resim,
İzmir in saçlarının kızılını kıskandığı o resim…
Albümün son yaprağında en güzel resmin var,
up uzun bir saçların güler yüzün mutlu bakışların ve kolunda nişanlın…
Neyse düşünme şimdi acımı,
ve unut bütün yazdıklarımı,
sana bırakıyorum soğuk gecelerinde kimsesiz yattığım İzmir sokaklarını,
sabahları karnımı doyurduğum köşe başındaki çorbacıyı.
Seni görebilmek için beklediğim otobüsleri,
rahat uyu diye tuttuğum gece nöbetlerini,
şiirlerimizi şarkılarımızı,
Gönlümün baharı, unutulduğunu zanneden benliğim,
ey sahip sana armağan ediyorum ömrümün kalanını…
Ercan TÜRKOĞLU