PDA

Orijinalini görmek için tıklayınız : Müsait Bir Yoklukta Unut Beni – İsmail SARIGENE


Vesaire
22 Şubat 2015, 10:11
Yusuf’un hatrı var diye
İçimdeki çocuğu
Kuru bir asfalta bağışladım.
Yeni unutulmuşluklar
Örüyordum saçlarının güz sancısı tellerine.
Hep yalnızlığı emzirmekten
Dudak uçlarım taş kesilmişken
Merhametsiz bir ayna ıskalıyor
Yüzümün kuraklığını.
Bu yüzden midir ki
Yüzyıllık bir kapıda unutulmuşluğumun bile
Kendinden utanır olması ?

Küstah bir gece devriyesinde
Gövdesi çatlamış bedenime bir sus payı verilmiş.
Üzerime atılı tüm ayrılıkları arsız öptüğümde
Gözlerinin nikahı düştü gözlerimde.
Bu yüzdendir ;
Bir sevda avlusunda
Hep kendime dul kalışım.

Tıka basa mutluluklara boğduğum
Çocukların gürültülü acıları bölüyor uykusuzluğumu.
Boğazıma kadar sensizliğe batmışken
Hep bana mı tehirli kalır aşk,
Hep bana mı denk düşer bir dalkavuk yokluk.

Kentimin sağır duvarlarını
Gözlerine yanlış iliklediğimden beri
İçimdeki cenazelere
Kefen yetiştirmekte zorlanıyor gözyaşım.
Kaç zamandır cümlelerimin saçlarını
Kısa tutuyorum ki
Bayatlamasın gökyüzünün telli duvaklı şarkıları.
Yoksa acılara verecek günahım bile
Kalmayacak ömrümün veresiye defterinde.

Olur da beraber söylediğimiz
Bir şarkıda hatırlarsan gözlerimi,
Kentinin şehirlerarası otogarının
Emanetçisinde bulabilirsin.
Kalabalık bir yalnızlığın koynunda
Ketum bir duvarla sevişirken
Kendi salasında unutuluyor cesedim.
Bir kefen boyu kadar uzun olmasa da
Sen beni müsait bir yoklukta
Gözlerine defnet.

İsmail SARIGENE