lookjapan.COM - IRC ve mIRC dünyasının forumu!   buy vps


  lookjapan.COM - IRC ve mIRC dünyasının forumu! IF - Genel ve Eğlence Kategorisi Genel Aile, Evlilik ve Çocuklar


Yeni Konu   Cevap Yaz

 
LinkBack Seçenekler Stil
Alt 29 Ocak 2015, 20:28   #1
 
Painfully - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 
Üyelik tarihi: 24 Ocak 2015
Bulunduğu yer: Yalnızlık.
Mesajlar: 601
WEB Sitesi: www.forumtutkusu.com
IRC Sunucusu: www.forumtutkusu.com
İlgi Alanı:
Alınan Beğeni: 118
Standart Cevap: Bebek bakımı hakkında herşey

KATI BESİNLERE GEÇİŞ


Bu çok önemli konuya geçmeden katı gıdalara erken ya da geç başlamanın zararlarına değinelim

Erken başlanılırsa ishal ve alerjik hastalıklar artabilir. Annenin sütü azalabilir. Zayıflık ve aşırı beslenme gibi sonuçlar olabilir. Geç başlanılırsa büyüme geriliği,bağışıklıkta azalma ,ishal,vitamin eksikliği görülebilir. Bebeğinizi katı besinlerle tanıştırmak için en uygun zaman 3 ile 6 ay arasıdır. Bu dönemde günlük öğün sayısını artırmanız gerekir. Yeni besinlere başlarken çok çeşitler sunmamaya dikkat etmelisiniz.
Bebeğe vereceğiniz en uygun yiyecekler tabiiki sizin hazırladığınız taze yiyeceklerdir. Yemeklerin kuru olmamasına kolay yutulabilmesine,ılık olmasına dikkat etmelisiniz. Püre yaptığınız yiyecekleri biraz kaynatılmış su ya da anne sütü ile yumuşatabilirsiniz.Yiyeceklerin bebeğe dokunup dokunmadığını çok iyi takip etmelisiniz. Çünkü bebek alışık olmadığından bu aylarda kabızlık ya da ishal daha çok olabilir. Ayrıca tuz ve baharat kullanmamalısınız.
ÖNEMLİ BİLGİLER Anne sütü ya da adapte sütler 6 ay için yeterlidir.

Yalnızca süte dayalı beslenme 5-6. aya kadar önerilebilir.

4.-5. aydan önce sebze verilmez.

5.-6. aydan önce et verilmez. 4. VE 6. AYLAR :Yumuşak,topaksız ve yarı sıvı püreler verebilirsiniz. Yiyecekleri özenle hazırlamalısınız. Kaynamış su anne sütü,ya da hazır mamayla karıştırdığınız pirinç ununu verebilirsiniz. Soyulup haşlanmış havuçları püre haline getirerek verebilirsiniz. Patates püresini de havuç gibi hazırlayıp verebilirsiniz. Elma ya da armut püresi de verebilirsiniz.
6. VE 8. AYLAR:Besinleri ince ince kıymalı ya da rendelemelisiniz. Artık eline çubuk biçiminde çiğ sebzeler verebilirsiniz. Meyve ve sebze verirken sap ve çekirdeklerini ayıklamalı ,püre ya da rende yapmalısınız. Bu aylarda bebeğinize kıyılmış tavuk ,beyaz balık eti ,haşlanmış yumurta,yoğurt,muz ve peynir gibi yiyecekleri verebilirsiniz.
8. VE 9. AYLAR:Bu aylarda yemek taneleri biraz daha büyük olabilir. Kendi kendine yemeyi öğrenebilir. Kızarmış ekmek ,kırmızı et ,çorba,makarna,pirinç, şeftali,kayısı gibi yiyecekleri verebilirsiniz.
10. VE 12. AYLAR:Bu aylarda bebeğiniz evde yediğiniz hemen herşeyi yiyebilir. Soyulmuş domates,iyi pişmiş lahana ,ton balığı,çilek,portakal,ananas,piliç gibi yeni lezzetlerle tanışabilir





[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...]
 Painfully isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı
Alt 29 Ocak 2015, 20:28   #2
 
Painfully - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 
Üyelik tarihi: 24 Ocak 2015
Bulunduğu yer: Yalnızlık.
Mesajlar: 601
WEB Sitesi: www.forumtutkusu.com
IRC Sunucusu: www.forumtutkusu.com
İlgi Alanı:
Alınan Beğeni: 118
Standart Cevap: Bebek bakımı hakkında herşey

Ek Gıdalara Geçerken Nelere Dikkat Etmeli ? Çocuğun ayına uygun büyüme ve gelişme sürecini destekleyen, değişik tatlarla tanışmak suretiyle sonraki aylarda kolay yeme alışkanlığı kazandıran, besleyici değeri yüksek ama allerji yapma niteliği az olan besinlerdir. Meyve suyu veya meyve püresi, sebze çorbası veya sebze püresi, muhallebi, yoğurt, peynir, reçel, bisküvi, ekmek, yumurta bebek beslenmesinde önde gelen ek gıdalardır.
Ek gıdaları kaşık ya da bardakla veriniz.
Yeni deneyeceğiniz yiyecekleri çocuk açken alışık olduğu yiyeceklerden önce veriniz. Miktarı daima azdan başlayarak arttırınız.
Yeni gıdaların allerji yapıp yapmadığına dikkat ediniz. Bu nedenle aynı gün içinde birden fazla yeni besin denemeyiniz. Şüpheli bir gıdayı kestiğinizde belirtilerin geçip geçmediğini kontrol ediniz. Bir iki gün sonra yeniden deneyiniz.
Bebeğinizin hoşlanmadığı önemli yiyecekleri zaman zaman yeniden deneyiniz





[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...]
 Painfully isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı
Alt 29 Ocak 2015, 20:28   #3
 
Painfully - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 
Üyelik tarihi: 24 Ocak 2015
Bulunduğu yer: Yalnızlık.
Mesajlar: 601
WEB Sitesi: www.forumtutkusu.com
IRC Sunucusu: www.forumtutkusu.com
İlgi Alanı:
Alınan Beğeni: 118
Standart Cevap: Bebek bakımı hakkında herşey

BEBEK YEMEYİ REDDEDERSE Katı yiyeceklere başlandığında genellikle bebekler şu bilinen kuralı izler; şüphedeyse, yediklerini kusar. Katı yiyeceklere yeni başlayanlar doğal olarak yeni tadlara, niteliklere ve katı beslenmenin metoduna değişken bir tavır sergilerler. Bir hafta isterler, diğer bir hafta istemezler. Böyle bir durumda size aşağıdaki önerileri sunuyoruz :
Kaşık olarak parmak ucunuzu kullanınBebekler kaşığa nazaran parmakları daha hoş karşılarlar. Bir parça pirinci ya da muz püresini parmaklarınıza koyun ve bunu oradan emmesine izin verin. Bu şekilde rahat yemeyi öğrendikten sonra, bir miktar yiyeceği dilinin ucuna yerleştirin böylece zamanla dilinin ucundaki yiyeceği geriye doğru boğazına atarak yutmayı öğrenebilir. Bazen dilinin tam ortasına yiyeceği yerleştirmek bu prosedürü öğrenmesini teşvik etmeye yardımcı olur.
Plastik kaşık deneyinMetal kaşıklar soğuk hissi verir ve bebeğinizin öğünlerinde başka bir şeyin dikkatini çekmesini istemiyorsanız bu soğuk metal kaşıkları kulanmayın.
Yemesi için zorlamayınBebeğinizi beslemenizdeki amaç, ona yeni tadlar, nitelikli gıdalar ve yeme metodlarını tanıtmaktır. Bu süreçte, bebeğiniz sık sık iki ileri bir geri şeklinde gelişme gösterecektir. Zaman zaman bebeğinizin katı yiyecekleri reddetmesi beklenen birşeydir. Bu olduğu zaman, bırakın ve başka bir gün deneyin. Bebeğiniz hazır olduğunda yiyecektir.
İlk yaş içinde ortalama beslenme sayısı
DOĞUM - 1 HAFTALIK 6 - 10 1 HAFTALIK - 1 AY 6 - 8 1 AY - 3 AY 5 - 6 3 AY - 7 AY 4 - 5 7 AY - 9 AY 3 - 4 9 AY - 12 AY 3
Süt çocuklarının bir öğünde aldıkları yaklaşık besin miktarı
YAŞ 1 ÖĞÜNDE ALINAN MİKTAR 1 - 2 HAFTA 60 - 90 ml. 3 HAFTA - 2 AY 120 - 150 ml. 2 AY - 3 AY 150 - 180 ml. 3 AY - 4 AY 180 - 210 ml. 5 AY - 12 AY 210 - 240 ml.





[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...]
 Painfully isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı
Alt 29 Ocak 2015, 20:28   #4
 
Painfully - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 
Üyelik tarihi: 24 Ocak 2015
Bulunduğu yer: Yalnızlık.
Mesajlar: 601
WEB Sitesi: www.forumtutkusu.com
IRC Sunucusu: www.forumtutkusu.com
İlgi Alanı:
Alınan Beğeni: 118
Standart Cevap: Bebek bakımı hakkında herşey

KALORİ CETVELİ
Malzeme Birim Kalori
Tahıllar
1 dilim beyaz ekmek 28 gr 90 1 dilim kepekli ekmek 28 gr 60 1 dilim kızarmış ekmek 15 gr 35 1 adet kruasan 200 gr 200 bisküvi 100 gr 470 mercimek (kuru) 100 gr 314 arpa (kuru) 100 gr 367 bulgur (kuru) 100 gr 371 kuskus (kuru) 100 gr 367 mısır (kuru) 100 gr 342 buğday (kuru) 100 gr 364 susam 100 gr 589 makarna (kuru) 100 gr 339 makarna (haşlanmış) 100 gr 85 pirinç (kuru) 100 gr 357 pirinç (haşlanmış) 100 gr 125
Süt ve Yumurta Ürünleri
yoğurt (yağlı) 100 gr 95 süt (yağlı) 100 gr 68 yoğurt (yağlı,meyveli) 100 gr 125 beyaz peynir (yağlı) 100 gr 275 kaşar peyniri (yağlı) 100 gr 413 parmesan peyniri (yağlı) 100 gr 440 yumurta 1 adet 80 yumurta akı 1 adet 15 yumurta sarısı 1 adet 65
Yağlar
tereyağı 28 gr 206 margarin 28 gr 204 sıvı yağ 28 gr 130
Etler
biftek (ızgara) 100 gr 278 tavuk (ızgara) 100 gr 132 tavuk göğsü (haşlanmış) 100 gr 150 kuzu (yağlı, ızgara) 100 gr 282 kuzu ciğeri (yağda) 100 gr 232 salam 100 gr 446 sosis 100 gr 295
Deniz Ürünleri
midye 1 adet 9 istiridye 1 adet 6 karides 1 adet 144 somon füme 100 gr 171 ton balığı 100 gr 121



Sebzeler
domates 1 adet 14 enginar 1 adet 10 patlıcan 1 adet 28 taze fasulye 100 gr 90 brokoli 100 gr 35 brüksel lahanası 100 gr 35 kabak 100 gr 25 havuç 100 gr 35 karnabahar 100 gr 32 kereviz 100 gr 18 salatalık 1 adet 11 marul 100 gr 15 mantar 100 gr 14 soğan 100 gr 35 bezelye 100 gr 89 taze yeşil biber 120 gr 15 patates (haşlama) 100 gr 100 ıspanak 100 gr 26 lahana 100 gr 20
Kuruyemişler
badem 100 gr 600 hindistancevizi 100 gr 603 fındık 100 gr 650 fıstık 100 gr 560 çam fıstığı 100 gr 600 ceviz 100 gr 549 patlamış mısır 100 gr 478 kabak çekirdeği 100 gr 571 ay çekirdeği 100 gr 578
Meyveler
elma 1 adet 60 kayısı 1 adet 8 muz 1 adet 100 kiraz 100 gr 40 hurma 1 adet 15 incir 100 gr 41 incir (kuru) 100 gr 59 greyfurt 1 adet 60 portakal 1 adet 50 kivi 1 adet 34 mandalina 1 adet 50 karpuz 100 gr 19 kavun 100 gr 18 şeftali 1 adet 60 armut 1 adet 70 erik 1 adet 8 üzüm 100 gr 57 çilek 100 gr 26





[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...]
 Painfully isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı
Alt 29 Ocak 2015, 20:28   #5
 
Painfully - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 
Üyelik tarihi: 24 Ocak 2015
Bulunduğu yer: Yalnızlık.
Mesajlar: 601
WEB Sitesi: www.forumtutkusu.com
IRC Sunucusu: www.forumtutkusu.com
İlgi Alanı:
Alınan Beğeni: 118
Standart Cevap: Bebek bakımı hakkında herşey

Vitaminler Vitaminler, vücudun metabolik gereksinimleri için vazgeçilmez olan ve vücutta yeterince ya da hiç elde edilemediği için dışarıdan alınması gereken küçük organik moleküllerdir. Klasik olarak vitaminler, yağda ve suda eriyenler biçiminde iki gruba ayrılır. Yağda eriyen vitaminler yağlarda, pişmemiş sebzelerde, tahıllarda, tereyağında, balık karaciğeri ve balık yağında, kaymak ve süt gibi yağlı besinlerde bulunur.
Genelde safra gibi emülsiyon yapıcı maddelerin varlığında bağırsaktan emilerek kan dolaşımına geçer ve proteinlere bağlanarak karaciğerde birikirler.
Yağda eriyen vitaminler A, D, E ve K vitaminleridir.
Suda eriyen vitaminler B grubu vitaminler ile C vitaminidir.Bunlar bağırsaktan emildikten sonra böbrek yoluyla atılır.Vitamin yoksunluğuna bağlı olarak gelişen hastalıklara avitaminozlar denir.Günümüzde B grubu vitaminlere ve folik asit eksikliğine bağlı olarak gelişen hastalıklar daha çok geri kalmış bölgelerde görülür ve genel beslenme bozukluğunun bir yönünü oluşturur.
Bütün vitaminlerin molekül yapısı ayrıntılı olarak belirlenmiş olduğundan, bunların belirli ya da bütün vitaminleri içeren haplar biçiminde üretimi olanaklı hale gelmiştir.

A vitamini (retinol veya akseroftol)

Yalnızca hayvanlarda bulunan ve yağda eriyen doymamış bir alkoldür.Sütte, yumurta sarısında, ton ve morina balıklarının karaciğer yağında (balıkyağı) bulunur.Havuç ve havuç benzeri sarı-turuncu renkli sebzelerde A vitamininin ön maddeleri vardır.
A vitamini eksikliğinde gözde ve deride keratoz, kseroftalmi (göz akı ve korneanın parlaklığını kaybederek kuruması), foliker hiperkeratoz ( deri hastalığı) ve gece körlüğü görülür.

D vitamini

Daha etkili olduğundan tedavide daha çok kullanılan D2 vitamini (ergokalsiferol) ve D3 vitamini (kolekalsiferol) olmak üzere iki tipi vardır.Molekül yapısı steroidlerle aynıdır.D2’ nin kaynağı deridir; derideki 7- dehidrokolestrol, mor ötesi ışınların etkisiyle vitamin D2’ ye dönüşür. D3 vitamininin kaynağı besinlerdir; daha çok et, süt ve yumurta sarısında bulunur.
Normal olarak güneş ışığı alan insan vücudunda D vitamini yeterince üretilir. Ama yenidoğanlarda, büyüme çağındaki çocuklarda, gebelik ve süt emzirme dönemlerindeki kadınlarda besinlerle dışardan daha fazla miktarda alınması gerekir.
D vitamini eksikliğinde çocuklarda raşitizm, yetişkinlerde osteomalazi (kemik yumuşaması) gelişir.

E vitamini (alfa-tokoferol)

Başta tahıl olmak üzere ıspanak, kabak, lahana, marul gibi yeşil sebzelerde bol miktarda bulunur. İnsanda karaciğerin yanı sıra yağlı dokularda, böbrekte, kalpte, kaslarda ve böbreküstü bezi kabuğunda depolanır. Fazla olan bölümü idrar ve dışkıyla atılır. Antioksidan özellik gösterir.
E vitamini eksikliği son derece ender görülür ve kansızlık biçiminde ortaya çıkar.

K vitamini

Sebzelerin yeşil bölümünde, ıspanakta, kabakta, marulda, yeşil domateste, çam ignesinde, yeşil biberde bol bulunur. K vitamini insan bağırsağındaki bir grup bakteri tarafındanda üretilir. K vitamininin tamamına yakını kullanılır, yanlızca küçük bir bölümü karaciğerde depolanır.
K vitamini eksikliği son derece nadirdir ve kafada, sindirim sisteminde, idrar yollarında, akciğerlerde ve deride kanamalara yol açar. K vitamini yanlızca kanamalı hastalarda eksikliğini gidermek için kullanılır.

B vitamini

Suda eriyebilen, molekül yapılarında bir azot atomu bulunan, bazı enzim sistemlerinin etkinliğini arttırıcı koenzimler olarak işlev gören 15’ e yakın değişik maddeden oluşan bir vitamin gurubudur.

B1 vitamini (tiyamin)
Buğday başağı, kepek, bira mayası, sebzeler gibi bir çok besinde bol miktarda bulunur. Memelilerin karaciğer, böbrek, kalp, beyin ve bağırsaklarında az miktarda bulunur. Sebzelerin pişirilmesi, sütün kaynatılması ve sterilize edilmesi (mikroptan arındırılması) çok miktarda tiyamin kaybına yol açar. Tiyamin ince bağırsaklardan etkin taşınma mekanizmasıyla emilir. Vücutta depolanmaz ve kullanılmayan bölümü yemekten üç saat sonra böbrekler yoluyla tamamen dışarı atılır.
B1 vitamini yetersizliğine bağlı olarak gelişen hastalık tablosunda depresyon, huzursuzluk, bellek zayıflığı ve dikkat azalması, hipotoni (kas gevşekliği) ve anoreksi (iştahsızlık) yer alır.

B2 vitamini (riboflavin)
Hayvansal besinlerde, bira mayası, buğday başağı, yeşil sebzeler, havuç, enginar, fındık, yerfıstığı ve mercimek gibi bitkisel besinlerde bol miktarda bulunur.
B2 vitamini eksikliğinde protein oluşması azalır ve deride yaralar, sinirsel bozukluklar ve göz bozuklukları biçiminde ortaya çıkar.

B3 vitamini (nikotinamid veya PP vitamini)
Hayvansal besinlerin yanısıra kabuklu buğday, limon, kabak, soya, domates, patates, bira mayası, hurma, incir, portakal gibi bitkisel besinlerde bol miktarda bulunur.
B3 vitamini eksikliğinde deriyi, sinir sistemini ve sindirim sistemini tutan pellegra adlı hastalık ortaya çıkar.

B5 vitamini (pantotenik asit)
Doğada çök yaygındır.Yumurta, karaciğer, kalp, süt, bal, bira mayası, kabak, tahıllar, sebzeler, havuç, portakal, mantar ve taze meyvelerde bolca bulunur.
B5 vitamini eksikliği çok enderdir. Bu durumda hipoglisemi (kan şekeri düşüklüğü), anemi (kansızlık), lökopeni (kanda alyuvarların az olması), dermatit (deri iltihabı), mide-bağırsak rahatsızlıkları, kas krampları, hareketlerde uyumsuzluk, asteni, uyku bozuklukları ve iştahsızlık ortaya çıkar.

B6 vitamini (piridoksin)
Hayvansal ve bitkisel besinlerde düşük dozda bulunur.
B6 vitamini eksikliği son derece enderdir.Bu durumda deri, sindirim sistemi rahatsızlıkları ortaya çıkar.

B8 vitamini (biyotin ya da H vitamini)
Karaciğerde, yumurta sarısında, bira mayasında, pirinç kabuğunda ve yeşilliklerde bulunur.
Eksikliği yanlızca uzun süre çiğ yumurta beyazı tüketiminde ya da bağırsak florasını ortadan kaldıran sülfamitlerin ve antibiyotiklerin çok fazla alınmasından sonra görülür.Bu durumda dermatit (deri iltihabı), iştahsızlık, zayıflama, depresyon ve kas ağrıları ortaya çıkar.

B9 vitamini (folik asit)
Bitkilerin yeşil bölümlerinde, kabakta, lahanada, ıspanakta, yeşil sebzelerde, patateste, havuçta, bira mayasında, sütte, yumurtada, peynirde ve karaciğerde bol miktarda bulunur.
Gelişmiş ülkelerde eksiklik sendromuna hiç rastlanmaz.Bu tablo yanlızca emilim bozukluklarına bağlı olarak ortaya çıkabilir. Folik asit eksikliğinde megaloblastik anemi denen bir kansızlık biçimi gelişir. Emilim bozukluğunda ise kansızlığa, glossit (diz iltihabı), stomatit (ağıziçi iltihabı) ve ishal eşlik eder.

B12 vitamini (kobalamin)
Karaciğerde, sütte, yumurta akında, peynirde, balıkta, ette ve karideste bol miktarda,bitkilerde ise son derece az miktarda bulunur.
B12 vitamini eksiklği, folik asit eksikliğinde olduğu gibi, alyuvar yapısında biçim bozukluğuna yol açarak persinyöz ya da megaloblastik anemi denen kansızlığa neden olur.Ayrıca sindirim sistemi düzeyinde ve epitel dokunun beslenmesinde bazı etkileri görülür. Kansızlığın yanı sıra hafif sarılık, iştahsızlık, ishal, parestezi (karıncalanma) ve uyuşma gibi duyumsama bozuklukları, ataksi, işitme siniri iltihabı ve zihinsel bozukluklar ortaya çıkabilir.

C vitamini (askorbik asit)

İnsanlar tümünü dışardan almak zorundadır.Turunçgillerde bol miktarda, ayrıca taze sebzelerde, maydonozda, kabakta, soğanda ve domatesde bulunur.
C vitamini eksikliğinde skorbüt denen ve kıl diplerinde kanamalı döküntüler, dişeti kanamalarıyla belirlenen hastalık ortaya çıkar.

P vitamini

Doğada bol bulunur.Bir çok P vitamini faktörü kanamalı skorbüt tedavisinde C vitaminiyle sinerjik (arttırıcı) etki gösterir.Ayrıca hepsi direncin artmasında ve kılcal damar geçirgenliğinin azalmasında önemli rol oynar.





[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...]
 Painfully isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı
Alt 29 Ocak 2015, 20:28   #6
 
Painfully - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 
Üyelik tarihi: 24 Ocak 2015
Bulunduğu yer: Yalnızlık.
Mesajlar: 601
WEB Sitesi: www.forumtutkusu.com
IRC Sunucusu: www.forumtutkusu.com
İlgi Alanı:
Alınan Beğeni: 118
Standart Cevap: Bebek bakımı hakkında herşey

ANNE SÜTÜ NASIL OLUŞUR ?
Meme kısmen salgı dokusu, kısmen destek ve yağ dokusundan oluşmuştur. Salgı dokusunda yapılan süt, ufak kanallar ve daha sonra ana toplayıcı kanallar boyunca meme ucuna ilerler. Kanallar, meme ucuna ulaşmadan önce daha da genişleyerek laktiferöz sinüsler şeklini alır. Bu sinüsler, sütün içinde toplanması nedeni ile önemlidir.Meme ucunda pekçok sinir ucu bulunduğu için çok hassas olup bu, sütün akışına yardım eden refleksler yönünden önemlidir.Meme ucunun çevresinde areola adı verilen koyu renkli bir halka olup hafif kabarık durumda bulunabilir. Bu yağlı bir sıvı salgılayan bezlerin varlığı nedeni iledir. Yağlı sıvı, meme ucu derisinin yumuşak ve iyi durumda bulunması sağlar.Süt yapımı hormonlar ve reflekslerin sonucu olur. Gebelik süresince, salgı bezleri süt yapımına hazırlanırlar. Doğumdan hemen sonra değişen hormonal değişiklikler ile süt yapımı başlar. Bebek beslenmeye başlayınca, iki refleks sonucu yeterli özelliklere sahip süt tam zamanında gelmeye başlar. Eğer anneye verilecek öneriler de bu reflekslerden söz edilirse anne olabildiğince sütünün daha fazla gelmesine çabalayacaktır.

Annede süt atım refleksini aşağıdaki duygulardan herhangi biri engelleyebilir.
Herhangi bir nedenle korku ve kuşkuları varsa,
Ağrısı ( özellikle emzirme esnasında) varsa,
Utangaçlığı varsa,
Doğumdan sonra ilk bir kaç gün kolostrum denilen koruyucu özelliğe sahip süt oluşur. Dördüncü gün normal süt salgılanmaya başlar.
Anne sütü ile beslerken bebeği her istediğinde emzirmelisiniz. İlk günlerde ikişer saat aralıklarla olabilir. Anne sütü yapımı bebeğin emme oranına bağlıdır.Anne sütü ile beslerken bebeği her istediğinde emzirmelisiniz. İlk günlerde ikişer saat aralıklarla olabilir. Anne sütü yapımı bebeğin emme oranına göre artar ya da azalır. Bebeğiniz ne kadar emerse o kadar bollaşır. Memelerin süt yapımı için gerekli uyarıları almaları lazımdır.
Anne sütü hep aynı yapıda değildir. Emzirmenin başlarında akıcı ve susatıcıdır. Sonlarına doğru kalorisi daha yüksek ve doyurucudur. Bu yüzden bebeği bir memede en az 15 dakika tutmalısınız. Sütün çoğalması için iyi beslenmeli ,bol bol dinlenmeli,stres ve yorgunluktan uzak kalmalısınız. Bol su ve proteinli sıvılar tüketmenizi tavsiye ederiz.





[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...]
 Painfully isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı
Alt 29 Ocak 2015, 20:28   #7
 
Painfully - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 
Üyelik tarihi: 24 Ocak 2015
Bulunduğu yer: Yalnızlık.
Mesajlar: 601
WEB Sitesi: www.forumtutkusu.com
IRC Sunucusu: www.forumtutkusu.com
İlgi Alanı:
Alınan Beğeni: 118
Standart Cevap: Bebek bakımı hakkında herşey

Meyve Suyu:
Elma ve şeftali gibi meyvelerin suları taze olarak 1-2 tatlı kaşığı miktarından başlanarak verilir ve yavaş yavaş arttırılır. Portakal ve mandalina suyunun daha ileri aylarda verilmesi uygun olur.Meyveler iyice yıkanır, kabukları soyulur ve cam rendede rendelenir. Temiz bir tel süzgeç veya tülbentle süzülerek suyu elde edilir. Meyve suyuna başlandıktan bir iki hafta sonra püre halinde verilebilir. Meyve sularına şeker eklenmemelidir!
Sebze Çorbası:
Meyve suyuna başlandıktan iki hafta kadar sonra öğle öğününde verilmek üzere patates, havuç, pirinç ve taze sebzelerden günlük olarak hazırlanır. Bir iki tatlı kaşığından başlanarak yavaş yavaş arttırılır. Dört haftalık bir süre içinde tam sebze püresine geçilir.
1. Hafta (sebze çorbası): 3-4 su bardağı su, bir tutam tuz, 2 orta boy havuç, 1 orta boy patates 45 dakika kapaklı kapta pişirilir. Tel süzgeçle hiç ezmeden suyu bir başka kaba alınır. Bir çay kaşığı irmik ilavesiyle tekrar 5-10 dakika pişirilir. Sıvı miktarı 200 gram olacak şekilde ayarlanır.
2. Hafta (basit sebze püresi): Aynı şekilde pişirilir. Havuç ve patatesler tel süzgeçten tamamen ezilerek püre olarak geçirilir. Bu pürenin içine yine irmik katılarak mamanın hazırlanması tamamlanır.
3. Hafta (karışık sebze püresi): Havuç ve patatesin yanına 1 çay kaşığı pirinç ve her gün bir yenisi ilave edilmek üzere mevsimlik sebzeler eklenir. Örneğin ilk gün 3-4 yaprak maydanoz, ertesi gün maydanoz ve bir kaç yaprak ıspanak, sonraki gün ilaveten dörtte bir enginar, daha sonra dörtte bir domates gibi .. Tel süzgeçten ya da blenderden geçirilerek elde edilen püreye yine bir çay kaşığı irmik eklenerek 5 dakika daha pişirilir.
4. Hafta (tam sebze püresi): Ayrıntılarıyla anlattığımız şekilde hazırlanan püreye 1 çay kaşığı zeytin yağı veya pastörize tereyağı katılır.Altıncı aydan itibaren sebze çorbası ya da püresine 1 yemek kaşığı kıyma (3 kez çekilmiş yağsız sinirsiz dana) eklenmelidir. Daha erken dönemde sebze çorbasına başlanmış olan bebekler için kuzu ciğeri tercih edilir.
Muhallebi:
Sebze püresinden 1-2 hafta kadar sonra genellikle 5. aydan itibaren akşam (gece değil) öğünü olarak verilir. 1 su bardağı süt, bir tatlı kaşığı pirinç unu, 1 tatlı kaşığı toz şekerle yapılır. Soğuk sütün bir kısmıyla pirinç unu iyice ezilir, kalan süt eklenir karıştırılarak pişirilir. Ateşten indirmeye yakın şeker eklenir. İlk günlerde süt sulandırılabilir.Muhallebi, kutu mamalarla da hazırlanabilir. Özellikle inek sütü proteinlerine duyarlı olan bebeklerde bu durum tercih edilir. Bir su bardağı su 1 tatlı kaşığı pirinç unu karıştırılarak pişirilir. Ateşten indirildikten sonra içine 5-6 ölçek hazır mama toz halinde katılır. Topaklanma durumunda tel süzgeçten geçirilir. Son yıllarda süt çocukluğu döneminde inek sütünün hiç kullanılmaması yönünde olan görüşler giderek ağırlık kazanmaktadır.
Yoğurt:
Süt kaynatılır, elin dayanabileceği sıcaklığa kadar soğutulur. 1 litre süt içine bir çorba kaşığı yoğurt 1-2 kaşık sütle sulandırılarak eklenir, yavaşça karıştırılır. Hareket ettirmeksizin sıcaklığını koruyabilecek şekilde 3-4 saat bekletilir. Bir kase kadar ikindi öğünü olarak verilir.
Kahvaltı:
Çocuk altı ya da yedi ayını bitirdikten, sebze püresi, muhallebi, yoğurt gibi gıdalara iyice alıştıktan sonra kahvaltılara başlanır. Süt, beyaz peynir, reçel, pekmez, ekmek veya bebe bisküvisi başlıca malzemelerdir. Tuzu alınmış bir parça beyaz peynir ve reçel sütle ezilir. Karışıma ekmek içi katılır. Bu amaçla 3-4 bebe bisküvisi kullanılabilir. Kahvaltıya önce 1-2 tatlı kaşığı olarak başlanır, miktarı giderek arttırılır. Bal allerji yapma olasılığı nedeniyle bir yaşından önce tercih edilmez. İstenirse 1 çay kaşığı yağ eklenebilir. Bir süre sonra peynir, reçel, yağ ve ekmek sütten ayrı olarak verilebilir.
Yumurta:
Katı olarak pişirilmiş yumurtanın sarısı 1 çay kaşığı miktarından başlanıp giderek arttırılmak suretiyle kahvaltıya ilave olarak verilir. Bir haftanın sonunda bebeğiniz bir tam yumurta sarısı yiyebilir. İyice alışmış olan çocuklara yumurta kayısı kıvamında verilebilir. Yumurtanın beyazının bir yaşında önce verilmesi genellikle tercih edilmez.
Tahıllı Çorbalar:
Mercimek, yoğurtlu yayla, acısız tarhana çorbası gibi gıdalar, taze sebze çorbalarına alıştırılmış olan bebeklere 7. aydan sonra değişik tatları öğretmek amacıyla verilebilir.
Köfte:
Sebze çorbasıyla birlikte, yağsız sinirsiz üç kez çekilmiş dana kıymasından baharatsız olarak hazırlanmış 1-2 köfte 6. Aydan itibaren verilebilir.
Balık ve Tavuk:
Bebeğiniz yedi sekiz aylık olduğunda kıymaya alternatif olarak püre halinde öğle öğününde tavuk ve kılçıksız balık eti verebilirsiniz.
Karaciğer:
Kuzu ciğeri tercih edilir. Az tuzlu suda haşlanır, zarı çıkarılır, rendelenerek balık ve tavuk etleriyle dönüşümlü olarak sebze çorbalarıyla birlikte verilir.
Çay:
Çayın besleyici hiç bir değeri yoktur. Aksine diğer gıdaların besleyici değerini düşürür, bağırsaklardan demir emilimini bozarak kansızlığa yol açabilir. Bu bakımdan süt çocuğu beslenmesinde yeri yoktur.





[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...]
 Painfully isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı
Alt 29 Ocak 2015, 20:29   #8
 
Painfully - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 
Üyelik tarihi: 24 Ocak 2015
Bulunduğu yer: Yalnızlık.
Mesajlar: 601
WEB Sitesi: www.forumtutkusu.com
IRC Sunucusu: www.forumtutkusu.com
İlgi Alanı:
Alınan Beğeni: 118
Standart Cevap: Bebek bakımı hakkında herşey

ÖRNEK BESLENME TABLOSU
AYLIK
Her 3-4 satte bir anne sütü. Anne sütü azaldıysa 1-2 öğün formül mama.
4-5 AYLIK
4-5 öğün anne sütü + 1 öğün yoğurt + 1 öğün 150-200 gram kadar sebze püresi + 1 öğün meyve püresi.
6-9 AYLIK
Sabah 8.00 de
Anne sütü ( ya da 1 bardak devam formulü veya inek sütü) + 1-2 bisküvi + 1 yumurta sarısı veya 1 kibrit kutusu kadar beyaz peynir.
Saat 10.00 da
Meyve püresi + 1 bisküvi
Saat 13.00 te
Etli sebze çorbası yada püresi (evdeki dolma ve benzeri sebze yemekleri)
Saat 16.00 da
Anne sütü (ya da 150 ml devam formulü veya inek sütü) ya da yoğurt (şekerli veya sade)
Saat 20.00 de
150 ml süt(devam formulü ya da inek sütü)veya muhallebi ya da anne sütü (4 öğün alan bebeklerde saat 13.00' deki sebze çorbasından sonra meyve püresi verilir). Gerekiyorsa gece anne sütü verilebilir.
10-11 AYLIK
Saat 8.00 de
Anne sütü(veya devam formulü ya da 1 su bardağı inek sütü) + bal veya pekmez + 1 tam yumurta (gün aşırı yerine beyaz peynir) + ince bir dilim ekmek + 1 çay kaşığı tereyağ
Saat 12.00 de
Sebze püresi + püreye karıştırılmış 2 tatlı kaşığı haşlanmış karaciğer rendesi, tavuk veya köfte. Sebze püresi yerine normal ev yemekleri ezilerek verilebilir. Sabah ekmek almadıysa bu öğünde verilir.
Saat 16.00 da
150-200 gram muhallebi veya yoğurt ile birlikte meyve püresi.
Saat 20.00 de
Muhallebi veya yoğurt (1-2 kaşık hamur işi, Örneğin; makarna ile karıştırılabilir) + 2-3 çorba kaşığı sebze püresi. Yoğurt yemeyen bebeğe süt verilebilir.
12 AYLIK
Sabah
150 ml süt + 30 gram beyaz peynir yada yumurta + 1-2 bisküvi veya ince bir dilim ekmek + 1 tatlı kaşığı reçel, bal ya da pekmez
Öğle
Evdeki etli sebze yemeği veya sebze püresi, yoksa bir köfte + makarna veya meyve püresi
İkindi
150 ml devam formülü ya da inek sütü veya yoğurt ya da sütlaç + 2 bisküvi
Akşam
2-3 çorba kaşığı sebze püresi + ezilmiş makarna veya pilav + yoğurt (ya da aile fertleri için hazırlanan diğer çorba ve sebze yemekleri)





[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...]
 Painfully isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı
Alt 29 Ocak 2015, 20:29   #9
 
Painfully - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 
Üyelik tarihi: 24 Ocak 2015
Bulunduğu yer: Yalnızlık.
Mesajlar: 601
WEB Sitesi: www.forumtutkusu.com
IRC Sunucusu: www.forumtutkusu.com
İlgi Alanı:
Alınan Beğeni: 118
Standart Cevap: Bebek bakımı hakkında herşey

BEBEĞİN ALTININ DEĞİŞTİRİLMESİ
Bebekler ilk haftalarda altlarını daha sık ıslatırlar.Bunun sebebi idrar torbalarının küçük oluşudur.bebeğinizi altı ıslak ya da pis halde bekletmemelisiniz.
Bebeğin bezindeki dışkının rengi beslenme düzenine göre ya da yaşına göre değişiklik gösterebilir. Yeşilimsi ,siyah,yapışkan olan ilk iki yada üç gün olan dışkı mekonyum adı verilen doğumdan önce bağırsaklarda bulunan dışkıdır. Yeşilimsi ,kahverengi ya da açık yeşil renkli topaklar içeren yarı sıvı dışkı geçiş kakasıdır. Bebeğin sindirim sisteminin beslenmeye uyum göstermeye başladığını belirtir. Sarı renkli ,hardalsı,içinde süt kesikleri olan dışkı anne sütü ile beslenen bebeklerde görülür. Açık kahverengi ,kokulu ve katı olan dışkı ise mamayla beslenen bebeklerde görülür.
Alt değiştirme konusunda bilinmesi gereken başka bir konuda pişiklerdir.Her bebekte oluşabilir.Kızarıklıklar uzun sürebilir.pişiği engellemek için : bebeğinizin altını sık sık değiştirmeniz gerekir.ıslak bırakmamalı,koruyucu krem kullanmalı,sıkça haltını havalandırmalısınız.





[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...]
 Painfully isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı
Alt 29 Ocak 2015, 20:29   #10
 
Painfully - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 
Üyelik tarihi: 24 Ocak 2015
Bulunduğu yer: Yalnızlık.
Mesajlar: 601
WEB Sitesi: www.forumtutkusu.com
IRC Sunucusu: www.forumtutkusu.com
İlgi Alanı:
Alınan Beğeni: 118
Standart Cevap: Bebek bakımı hakkında herşey

bebeğinizin gelişimi

6.ay
Yüzüstü dururken başını hafifçe kaldırabilir, olduğu yerde emekleme hareketleri yapabilir.Eli genellikle yumrukşeklinde sıkılır.Sese tepki gösterebilir. Bu tepkiler göz kırpma, hareket ve sıçrama biçiminde olabilir.Karşısındaki insanın yüzüne bakabilir.Oturur durumdayken başını arasıra dik tutar. Yüzükoyun yatırıldığında başını kaldırabilir. Oturtulunca başını dik tutabilir. Yüzükoyun yatırılınca hem başını hem de omuzlarını kaldırabilir. Hareket eden cisimleri gözleriyle izleyebilir. Annesinin kendisiyle konuşmasına gülümser ve ses çıkararak yanıt verir.El artık yumruk şeklinde değildir.Konuşulunca veya meşgul olununca gülümser. Etrafı ilgi ile seyretmeye başlar. Yüzükoyun yatırıldığında kollarına dayanarak doğrulabilir. Hareket eden cisimleri başını çevirerek izler. Eline verilen çıngırakla oynayabilir, ancak düşürürse alamaz. "A-gu" sesleri çıkarabilir. Başını dik tutma hareketini rahatlıkla gerçekleştirir.Elleri genellikle açıktır. Eşyaları yakalayıp kendine doğru çekebilir.Keyifli olduğuna dair sesler çıkartır.Tanıdığı kişilere veya eşyaya uzanabilir. Beslenme hazırlığını anlar. Destekle oturmaya başlar.Eşyayı almak için iki kolunu birden kullanabilir. Masa üzerindeki ilginç bir eşyaya dokunabilir.5 Aylıkken sesleri ayırt etmeye başlar. Zil sesine başını çevirir. Agu gibi sesleri çıkarır.Etrafı seyretmekten zevk aldığını anlayabilirsiniz. Sırtüstü pozisyondayken yüzükoyun dönebilir. Desteksiz oturabilir. Yatar durumda ayağını ağzına götürebilir.İki elini ayrı ayrı kullanabilir. Eşyayı bir elinden diğerine geçirebilir.Tek heceli sesler çıkarır. 7 aylıkken "baş baş" yapabilir.Yabancıları yadırgamaya başlar. El çırpma oyununu anlar, yapar. Belirtilen yaşlar yaklaşık değerlerdir ve yol gösterici olarak verilmiştir. Gelişim evrelerinde değişiklikler görülebilir, bu farklar normaldir.





[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...]
 Painfully isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı

Yeni Konu   Cevap Yaz

Etiketler
bakımı, bebek, hakkında, herşey


Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir)
 

Yetkileriniz
Konu Acma Yetkiniz Yok
Cevap Yazma Yetkiniz Yok
Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok

BB code is Açık
Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-Kodu Kapalı
Trackbacks are Açık
Pingbacks are Açık
Refbacks are Açık


Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Cevaplar Son Mesaj
Pokemon GO Hakkında Herşey; Nedir, Fiyatı Ne Kadar, Türkiye'de Çıkacak mı? Vesaire Uygulama Tanıtımı 2 13 Temmuz 2016 15:25
Sevdiklerinizin Bakımı ve Kariyeriniz LiyA Kadınca 0 25 Şubat 2015 16:11
Sevdiklerinizin Bakımı ve Kariyeriniz LiyA Kadınca 0 25 Şubat 2015 15:38
2015 Bebek Resimleri, Bebek Resimleri, 2015 Sevimli Bebek Resimleri Violent Resim Galerisi ve Arşiv 1 17 Şubat 2015 00:39
Tüp bebek tedavisi ile ilgili herşey Painfully Aile, Evlilik ve Çocuklar 18 29 Ocak 2015 19:52

web hosting web hosting
 buy vds
 vps buy

Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.